Turkish
ABD: Demokratlar yenildi - Trumpizmi komünizmle yenin!
“Tekelci kapitalizmin çağımızdaki yaşamı bir krizler zinciridir. Her kriz bir felakettir. Bu kısmi felaketlerden gümrük duvarları, enflasyon, devlet harcamalarının ve borçların artırılması yoluyla kurtulma ihtiyacı, ek, daha derin ve daha yaygın krizlere zemin hazırlamaktadır. Pazarlar, hammaddeler ve sömürgeler için verilen mücadele askeri felaketleri kaçınılmaz kılıyor. Sonuç olarak, devrimci felaketleri hazırlarlar.”
Almanya: Hükümet çöktü - ve kapitalizm de çökecek!
Alman hükümeti düştü. Hükümet, 2025 yılı bütçe taslağı üzerindeki anlaşmazlık nedeniyle düştü. İktidardaki sosyal demokratlar (SPD), Yeşiller ve liberallerden (FDP) oluşan koalisyon, Almanya'nın üst üste ikinci resesyon yılıyla karşı karşıya olduğu bir dönemde, ekonomik krize bir çözüm bulmak için aylarca uğraştı. Buna rağmen hükümet bir araya gelip bir yaklaşım belirleyemedi. İktidardakiler, işçi sınıfı ve yoksullara yönelik genel bir saldırı için doğru zamanın gelip gelmediği konusunda bölünmüş durumda.
İsrail Kuzey Gazze'de etnik temizlik yapıyor
Hamas'ı yok etmeyi ya da rehineleri geri almayı başaramayan İsrail'in stratejisinin değiştiği giderek daha açık hale geliyor. Kuzey Gazze'de kalan yaklaşık 400.000 erkek, kadın ve çocuktan oluşan nüfusun tamamı bir etnik temizlik politikasına tabi tutuluyor.
İsrail'in kuruluşunda Stalin'in sorumluluğu ve bunun feci sonuçları
Filistin halkı, 1948 yılında Siyonist silahlı milisler tarafından, kolektif tarihsel hafızalarında Nakba, ya da Felaket olarak yer eden bir olayla anavatanlarından zorla sürüldü. Siyonist proje her zaman böyle bir gelişmeyi öngörmüştü, ve tüm gerçek devrimci Komünistler Siyonist ideolojiye sürekli olarak karşı çıkmışlardı. O halde Stalin neden iki halk için, Filistinli ve Yahudi, tek devlet pozisyonunu terk etti ve 1947'de bölünmeyi ve ardından ayrı bir Yahudi devletinin kurulmasını destekledi?
İsrail'in Lübnan işgali başladı: Savaşa karşı mücadele edin, emperyalizme karşı mücadele edin!
İsrail ordusu 1 Ekim'in erken saatlerinde Lübnan sınırını geçti ve iki hafta süren ağır hava saldırılarının ardından ülkeye yönelik kara işgalini başlattı. Bu, ABD ve Batı emperyalizmi tarafından desteklenen ve finanse edilen, tüm Ortadoğu'yu yıllarca sürebilecek ve ardında yürek burkan acılar bırakacak açık bir savaşa sürükleme tehdidi taşıyan, tamamen gerici bir savaştır.
Nasrallah'ın öldürülmesi: Netanyahu İran'ı savaşa katılması için kışkırtıyor
Beyrut'un Dahiye bölgesine yoğun hava saldırıları düzenleyen İsrail ordusu, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ile birlikte örgütün diğer üst düzey komutanlarını öldürmeyi başardı. Saldırıda Hizbullah'ın güney cephesi lideri Ali Karaki'nin de öldürüldüğü anlaşılıyor. Netanyahu saldırı emrini bizzat verdi ve açıkça hem Hizbullah'ı hem de ana destekçisi İran'ı İsrail ile topyekûn bir savaşa girmeye kışkırtıyor. Bu tehlike şimdi her zamankinden daha yakın.
Amerika Birleşik Devletleri: İkinci Trump Suikastı Girişiminde Ukrayna Yanlısı Fanatik Şüpheli
Donald Trump bir kez daha bir suikast girişiminin hedefi olmuş gibi görünüyor. 1981'de Ronald Reagan'ın ve bu yılın Temmuz ayında Donald Trump'ın vurulmaları arasında kırk yıldan fazla bir süre geçti. Şimdi ise, sadece iki ay içinde, bir başkanın hayatına yönelik iki girişim oldu. Bir zamanlar dünya kapitalizminin en istikrarlı cenneti olmakla övünen Amerika Birleşik Devletleri'ndeki siyasi kutuplaşma ve toplumsal gerileme böyle bir şey.
IDF'nin bir ABD vatandaşını öldürmesi Biden ve Harris'in ikiyüzlülüğünü gözler önüne seriyor
6 Eylül Cuma günü, 26 yaşındaki Türk-Amerikan aktivist Ayşenur Ezgi Eygi, İsrail Savunma Kuvvetleri'nin (IDF) keskin nişancısı tarafından soğukkanlılıkla öldürüldü. Eygi, İsrail Silahlı Kuvvetleri'nin provokasyonlarından kaçmak için Batı Şeria'daki Beita köyü yakınlarındaki bir dua seansında korunuyordu, bu sırada başından vurularak öldürüldü.
Silah üreticileri emperyalist silahlanmadan köşeyi dönüyor
“Savaş korkunç bir şey mi? Evet, ama son derece korkunç kâr getiren bir şeydir,” demişti Lenin bir keresinde. Emperyalistler arası çatışmaların ve vekalet savaşlarının giderek şiddetlenmesi Lenin'i bir kez daha haklı çıkarıyor. Gazze'de, Ukrayna'da, Kongo'da, Sudan'da ve başka yerlerde binlerce insan katledilirken ve savunma harcamaları küresel olarak hızla artarken, bir avuç kapitalist ceplerini dolduruyor. Bu ölümcül harcama çılgınlığının faturasını işçi sınıfı ödemek zorunda kalıyor.
Emperyalistler yoksulların kanını akıtıyor ve yoksullar buna karşılık veriyor
Kapitalizmin krizi yoksul ülkeleri sert bir şekilde vuruyor. Son iki yılda faiz oranlarında yaşanan artışların ardından, borç tahsildarları kapıyı çalıyor. Sonuç olarak, emperyalist kurumlar şimdi sözde gelişmekte olan ülkelerdeki yoksulları acımasız kemer sıkma önlemlerine ve vergi artışlarına zorluyor. Bu durum dünya çapında öfkeye ve kitlesel protestolara yol açıyor.
Marksistler ve İntifada Çağrısı: Gerçekte Ne Anlama Geliyor?
İsrail ordusu tarafından katledilen Filistin halkıyla dayanışma amacıyla düzenlenen protesto ve gösteriler, Yahudilere karşı şiddeti teşvik eden antisemitik eylemler olarak nitelendirilmektedir. Bu, ezilen bir halka desteğin ifade edilmesine yönelik meşru demokratik hakkın kriminalize edilmesi ve susturulmasına yönelik bilinçli bir kampanyanın parçasıdır. Özellikle, IMT'li komünistler de dahil olmak üzere "İntifada" teriminin kullanımı batılı müesses nizam tarafından kınanmıştır. Ancak komünistlerin antisemitizme karşı tutumu nedir ve Birinci İntifada'nın gerçek doğası neydi?
Bangladeş: işçiler hareket geçti
Hasina rejiminin öğrenciler ve onların cesur protestoları tarafından devrilmesi, Bangladeş'te yeni bir sınıf mücadelesi dalgasının kapılarını açmıştır. Devrim ilerliyor!
170 kişi RCI etkinliğine katıldı: “Bangladeş için sırada ne var?
18 Ağustos Pazar günü, Bangladeş'in diktatörü Şeyh Hasina'nın devrilmesinden 13 gün sonra, Devrimci Komünist Enternasyonal (RCI) bu zaferi kutlamak ve komünist bir perspektif ve program sunmak için çevrimiçi bir toplantı düzenledi. Devrimin ilk aşaması sona erdi. Şimdi devrimi tamamlamak gerekiyor! Bu toplantının kaydını buraya ekliyoruz.
Temiz bir bayrak: Britanyalı Troçkistler 1948'de Filistin'in bölünmesine karşı çıktı
İngiliz Troçkistleri Devrimci Komünist Parti'nin (RCP) 1947 BM Filistin bölünme planına karşı aldığı ilkeli tutumu belgeleyen iki makaleyi yayınlıyoruz.
Bangladeş için sırada ne var?
Bir hafta önce devrimci dalgaların Şeyh Hasina'yı süpürüp götürmesinden bu yana, öğrencilerin başını çektiği kitleler harekete geçmeye devam ediyor. Komiteler ülke genelinde - özellikle ama sadece öğrenciler arasında değil - genişliyor. Pek çok yerde devletin işlevlerini yerinden ettiler. Egemen sınıf havada asılı kalmış durumda. Bir tür ikili iktidar var. Ancak devrim şimdi yeni tehlikelerle karşı karşıya - sadece devrik Awami Ligi'nin devam eden komploları değil, aynı zamanda gidişatın yönü konusunda kafa karışıklığı.
Page 1 of 9